Nefsin ayartıcılığına kanmamak için onu eğitirken sabırlı olmak oldukça önemlidir.
Mevlânâ,
“Bu yolda sabır lâzım, çekilecek mihnetlere tahammül gerek.”demektedir. Zira
sabır devâdır,genişliğin
anahtarıdır ve kişiyi maksadına çabuk ulaştıran bir erdemdir.“Her zahmette, her
meşakkatte kızar, kinlenirsen cilâlanmadan nasıl ayna
olacaksın?”beytiyle Mevlânâ, doğruya, iyiye ve güzele yönelip onda karar
kılmak ve olgunlaşmak için sabır göstermek gerektiğini vurgulamaktadır.
“Feraset
sahiplerinin iştahları sabradır, onlar sabretmek isterler” sözüyle Mevlânâ,
nefsin aceleci ve geçici taleplerine aldırmadan, ileriyi görmeye
çalışanların sabırlı olduklarını ve kısa vadeli olmasa bile uzun vadede onların
kazançlı çıkacaklarını belirtmektedir. Nefsin isteklerine uymayarak anlayışlı,
hoşgörülü ve yumuşak başlı
olmak (ki bunların temelinde sabır yatmaktadır), insanı anlayışsız, katı ve dik
başlı olmaktan daha çok başarıya
ulaştırır.
İlim kılıcı, demir kılıçtan daha keskin,
hatta yüzlerce ordudan daha galip, daha üstündür.Maksada sabırla erişilir, aceleyle değil. Sabret, doğrusunu
Allah daha iyi bilir. Nefsin baskısından kurtularak “Sabreden göklerin üstüne
yükselir” sözüyle Mevlânâ, sabredenin kazançlı çıkacağını ve yüceliklere
ulaşacağını, bunun aksine,nefsine
uyanın ise aşağıların aşağısına düşeceğini anlatmak ister.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder